Uzun zamandır bir
kitabı bir oturuşta bitirmiyordum.Akşam saatlerinde başladığım Kötü Kızlar
Ölmezi sabahın ilk ışıklarını görene kadar elimden bırakamadım.
Aslında başta okumayı
düşündüğümü söyleyemem ama kuzenim o kadar çok övdü ki sonunda dayanamadım ve
okudum. İyi ki okumuşum diyorum. Çok heyecanlıydı. Okurken bir sonraki sayfayı
çevirmek için can atıyordum.
Kitapta beğenmediğim
diyemeyeceğim ama pek de hoşuma gitmeyen iki şey oldu. Farklı türlerdeki
kitapların arasına aşk serpiştirilmesini daima sevmişimdir ama ilk defa aşk
beni rahatsız etti. Carter ile ilgili bölümlerde bir an önce bitse diye
düşünmeden edemedim. Yazarımız maalesef aşkı okuyuculara hissettirmekte sönük
kalmış.
Diğer yandan gerilimi hissettirmekte çok başarılı. Alexis
evin merdivenlerinden çıkarken benim kalp atışlarımda yükseldi. Hem çok korktum
hemde okumayı bırakamayacak kadar merak ettim. Böylelikle sabahı görene kadar
okumaya devam ettim.
Beğenmediğim diğer
kısım ise sonu oldu. Son sayfalar çok heyecanlıydı ama kitabı elimden
bıraktığımda aklıma gelen ilk şey okuyucuyu şaşırtan daha iyi bir sonu
olabilirdi. gerçi kuzenimin dediğine göre devam kitabı varmış. Sonunun sönük
olması buna da bağlı olabilir. O yüzden bu konu hakkında kitabı fazla taşlamak
istemiyorum.
Eğer devam kitabı
varsa umarım bir an önce çıkar. Çünkü uzun zamandır beni kendine bu derece
bağlayan bir kitap olmamıştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder